Birçok firmada öneri sistemi bir kutu ve yanında duran birkaç formdan ibaret olarak kalmaktadır. Oysa neler kaybedilmektedir. Örneğin 200 kişinin çalıştığı bir firmada yılda kişi başına ortalama 10 öneri verilse ve her öneri başına 100 TL israf önlense yılda iki yüz bin lira tasarruf yapılabilir. Firmanın karlılığını doğrudan etkilemek mümkün!
Gerçekte birçok firmada öneri sistemi tamamen göz ardı edilmiştir. Yöneticiler ve firma sahipleri, iş yoğunluğu nedeni ile (!), öneri sistemine gereken zamanı ayırmamakta ve birçok fikrin yok olmasına olanak vermektedirler.
Ana sanayi firmaların performansları tedarikçilerinin performansı ile doğrudan ilintilidir. Ana sanayi firması olarak teslimat performansı, kalite performansı, satış sonrası hizmetler performansı, maliyet ve dolayısıyla karlılık tedarikçilerinin sağlayacakları performans ile doğrudan bağlantılıdır. Üstelik ana sanayi müşterisi tarafında tedarikçi ile ilgili hiçbir algı oluşmadığından oluşacak herhangi bir sorun doğrudan ana sanayi ile ilgili görüneceğinden müşteri memnuniyeti anlamında sorunlarla karşı karşıya kalınmaktadır.
Tüm firmalar bunun bilincinde olduklarından tedarikçiler ile ilgili bir çok geliştirme programlarını uygulamaktadırlar. Bu programların temel hedefi tedarikçileri geliştirmek olmakla beraber, aslında temel olarak belirli performanslarını doğrudan hedef olarak almaktadırlar. Bütün bu uygulamalar önceden belirlenmiş bir takım hedeflere yöneliktir. Şimdi bu hedeflerin neler olduğunu ve neden iyileştirilmeleri gerektiğine değinelim.
Son olarak yayınlanan (lean.org tarafından yayınlanan) “Building a Lean Fulfillment Stream” adlı kitapta yazarlar lojistik sistemininde 8 prensipten bahsetmektedirler. Yalın üretim sistemi prensiplerine bire bir uygun olan bu prensipler uygulandığında firmanın lojistik sisteminde bulunan ve bir çok maliyetin oluşmasına neden olan şeyler ortadan kaldırılmış ve sistem iyileştirilmiş olacaktır.
Öncelikle pek çok firmada karşımıza farklı verimlilik hesapları çıkmaktadır. Genel olarak yapılan verimliliğin üretilen ile üretilmesi gereken miktarların oranlanması ile elde edilmesidir. Üretilen miktarı kolayca elde etmek mümkünken üretilmesi gereken miktarı elde etmek için kullanılan metot hesaplama yönteminin kalbini oluşturmaktadır. Çoğunlukla yapılan çalışanların tecrübe ile tahmin ettikleri değerler yazılmaktadır. Bu nedenle çoğu zaman 100% 'den büyük verimlilik değerleri elde edilmektedir.
Pek çok firmada yapılan maliyet azaltma çalışmalarında varılan sonuç daha hızlı üretim elde etmek olmaktadır. Örneğin daha önce günde 1000 parça üretilen bir hatta 1200 parça üretmek temel olarak daha az maliyetli üretim olarak algılanmaktadır. Burada maliyetin düşün olması, çalışan sayısının temel olarak aynı kalmasına dayandırılmaktadır. Temelde maliyet unsurları aynı zamanda diğer giderleri de içermektedir. Bunların arasında en önemli unsur ise demirbaş yatırımlarıdır. Bu yatırımları iyi irdelemek ve maliyeti temel olarak giderlerin tümüne dayadırmak değerlendirme için daha doğru olacaktır.
T. +90 282 717 0429